MTA’nın diri fay hattı risk haritası üzerine yürüttüğü çalışmalar devam ediyor. MTA Jeoloji Etütleri Dairesi Başkanlığı liderliğinde yürütülen arazi incelemeleri sonucunda, Türkiye’nin yüzey kırıkları haritası güncellendi ve kamuoyuyla paylaşıldı. Güncellenmiş fay hatları haritasıyla birlikte, deprem riski taşıyan bölgeler ve yerleşim birimleri belirlenmiş oldu. Türkiye’nin 485 aktif fay hattına sahip olduğu ve bu fayların 5,5 ve üzeri şiddetinde depremlere yol açabileceği belirlendi. Ülke genelindeki bu aktif faylar, deprem riskini artırarak ciddi bir sorun oluşturuyor. Bu fay hatlarının hangi bölgelerden geçtiği ve hangi yerleşim birimlerini etkilediği konusunda daha fazla bilgi almak için MTA’nın güncellenmiş Türkiye deprem risk haritasına başvurulabilir.
Doğu Anadolu Fay Hattı’nın, Türkiye’nin kuzey, doğu ve batısını kapsayan fay kuşağında önemli bir rol oynadığı bilinmektedir. Bu fay hattı, Ölü Deniz Çatlağı’nın kuzey ucundan Maraş Üçlü Bitişmesi’ne kadar uzanmakta ve Kuzey Anadolu Fay Hattı ile Karlıova Üçlü Bitişmesi’nde birleşmektedir. Doğu Anadolu Fay Hattı’nın geçtiği iller arasında Hatay, Osmaniye, Gaziantep, Kahramanmaraş, Adıyaman, Elazığ ve Bingöl gibi şehirler bulunmaktadır. Bu fay hattı, Erzincan’dan itibaren Kuzey Anadolu Fay Hattı ile birleşmektedir, bu da deprem riskinin geniş bir coğrafyayı etkilediği anlamına gelmektedir.
Kuzey Anadolu Fay Hattı ise Türkiye’nin kuzey kesiminde doğu-batı doğrultusunda uzanır ve Saros Körfezi’nden başlayarak Aras Vadisi’ne kadar devam eder. Bu fay hattı, Gelibolu, Marmara Denizi, İzmit Körfezi, Adapazarı, Düzce-Bolu, Gerede, Merzifon, Suluova, Erbaa-Niksar ve Kelkit Vadisi gibi önemli bölgeleri etkileyen bir hat şeklinde uzanır. Kuzey Anadolu Fay Hattı, Çanakkale, Edremit, Bursa ve İznik gibi büyük şehirlerin yanı sıra birçok ilçeyi de etkisi altına almaktadır.
Batı Anadolu Fay Hattı ise Ege Bölgesi’nde bulunmaktadır ve Bakırçay, Gediz, Küçük ve Büyük Menderes çöküntü ovaları boyunca uzanmaktadır. Bu fay hatları, Ayvalık, Dikili, İzmir, Aydın, Denizli, Isparta ve Akşehir gibi şehirleri içine alır. Ayrıca Burdur, Acıgöl havzalarının kenarları ve Sultan Dağları’nın kuzey etekleri de bu faylarla ilişkilendirilmiştir. İstanbul ve Ankara gibi büyük şehirlerde diri fay bulunmamakla birlikte, yakınlardaki fay hatları bu şehirlerde de risk oluşturmaktadır.
MTA’nın güncellenmiş diri fay haritası, ülkenin deprem riskinin daha iyi anlaşılmasına ve riskli bölgelerin belirlenmesine yardımcı olmaktadır. Bu bilgiler, yerel yönetimlerin ve sivil toplum kuruluşlarının deprem hazırlık ve önlemlerini daha etkin bir şekilde planlamasına olanak tanımaktadır.