Türkiye medya ve hukuk gündemi, eski Habertürk spikeri Nur Köşker’in, tutuklanan gazeteci ve eski Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy hakkında yaptığı çarpıcı açıklamalar ile sarsıldı. Köşker, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada Ersoy’un kendisini görev yaptığı dönemde sistematik olarak taciz ettiğini, bu baskılar nedeniyle kariyerinden ve ülkesinden uzaklaşmak zorunda kaldığını öne sürdü. Bu iddialar gündeme bomba gibi düştü ve kamuoyunun geniş dikkatini çekti.
Mehmet Akif Ersoy, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen geniş kapsamlı uyuşturucu ve ilişkili suçlar soruşturması kapsamında gözaltına alınmış, uyuşturucu testi pozitif çıkmış ve ardından tutuklanmıştı.
Nur Köşker’in İddiaları ve Yaşadıkları
Eski spiker Köşker, Habertürk’te çalıştığı süre boyunca Ersoy’un taciz ve rahatsız edici yaklaşımlarına maruz kaldığını anlattı. Köşker, “Bu bir söylenti değil, gücünü makamından alan bir erkeğin kadının mesleğini pazarlık konusu yapmasının hikâyesidir” diye konuştu.
Köşker’in açıklamasına göre:
Ersoy, birkaç ay içinde rahatsız edici mesajlar göndermeye ve taciz edici davranışlarda bulunmaya başladı.
Yayın sürecinde karşılaşmamak için sürekli önlem almak zorunda kaldı; stüdyoya erken gidip, rejiden çıkmasını beklediği anlarda ekrandan saklandı.
Yetkisi arttıkça Ersoy’un üzerindeki baskısı da arttı; sonunda Köşker’e “ekranı unut, istersen masada haber yazarsın” diyerek tehdit ettiği iddia edildi.
Bu baskı ve tacizden kaçınmak için Köşker istifa etmek zorunda kaldı; sonrasında ciddi sağlık sorunları yaşadığını, yaklaşık bir yıl boyunca işsiz kaldığını ve Türkiye’den ayrılmak zorunda kaldığını söyledi.
Köşker söz konusu açıklamada, karşılaştığı taciz olaylarının “sadece kişisel bir sorun değil” olduğunu ve güç dengesinin medyada nasıl kötüye kullanılabildiğini ortaya koyduğunu belirtti.

İddialar ve Kamuoyu Tepkisi
Köşker’in açıklamaları, hem medya camiasında hem de geniş kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Taciz iddialarıyla birlikte Ersoy’un tutuklanması süreci, yalnızca uyuşturucu ve suç ilişkileri çerçevesinde değil, mesleki etik, taciz ve güç kullanımı bağlamında da tartışılmaya başlandı. Bu gelişme, medya sektöründeki güç ilişkileri ve taciz iddialarının ciddiyeti üzerine yeniden bir kamuoyu tartışması başlattı.
Uzmanlar ve izleyiciler, bu tür iddiaların ardından iş yerlerinde taciz ve baskıya karşı daha güçlü önlemler alınmasının önemine dikkat çekerken, Köşker’in açıklamasının medyada bir dönüm noktası olabileceğini belirtiyor.







