Tufan Erhürman’ın açıklamaları, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile Türkiye arasındaki geleneksel ilişkilerin korunmasına yönelik güçlü bir kararlılığı yansıtıyor. Mevcut cumhurbaşkanlığı seçimini ardından verdiği ilk röportajda, “ilk ziyaretimi Ankara’ya yapacağım” ifadesini kullandı ve bu ifade birçok analist tarafından hem sembolik hem de stratejik bir mesaj olarak değerlendirildi.
Erhürman, Türkiye ile olan bağları yalnızca diplomatik bir ilişki olarak değil, “hayati önemde bir bağ” olarak tanımladı. Bu bağın iki halkın kardeşliği ve Türkiye’nin adadaki garantörlük görevine dayandığını vurguladı. Ayrıca, yönetiminin müzakere süreçlerinde ve dış politikada Ankara ile istişare ve uyum içinde olacağını açıkça belirtti.
Konuşmasında dikkat çeken bir diğer nokta da, KKTC cumhurbaşkanlarının geleneksel olarak ilk resmi ziyaretlerini Türkiye’ye gerçekleştirdiğinin altını çizmesiydi. Bu geleneksel yaklaşımı sürdüreceğini ifade eden Erhürman, yemin töreni sonrası ziyaret programının hemen devreye alınacağını söyledi.
Ayrıca Erhürman, Türkiye ile ilişkilerde bazı ön yargıların bulunduğunu ve bu algıların sağlıklı iletişim ve karşılıklı anlayışla giderilebileceğini belirtti. Özellikle KKTC halkının seyahat özgürlüğü, Türkiye ile birlikte yürütülecek ortak adımlar arasında yer aldı.
Sonuç olarak, Erhürman’ın ilk ziyaret hedefi olarak Türkiye’yi göstermesi, hem diplomatik bir önceliği hem de iki taraf arasındaki stratejik ilişkide sürekliliği vurguluyor. Bu açıklama, önümüzdeki dönemde KKTC-Türkiye ilişkilerinin koordineli ve temelli bir şekilde yürütüleceğine dair güçlü bir mesaj olarak okunabilir.







