Türkiye televizyon ekranlarının merakla takip edilen yapımlarından biri olan ATV dizisi “Gözleri KaraDeniz” için beklenmedik bir final kararı alındı ve bu karar hem izleyicileri hem de dizinin set ekibini şoke etti. Kanal, dizinin istenilen reytingleri yakalayamaması gerekçesiyle yayından kaldırma kararı aldı; ancak bu kararın ilk olarak ekranda “Final” ibaresiyle duyurulması magazin gündeminde büyük bir tartışma yarattı. Yönetmen ve tüm oyuncu ekibi, son kararın kendilerine kanal tarafından önceden bildirilmemiş olması nedeniyle tepkilerini dile getirdi.
ATV’nin son dönemde özellikle akşam kuşağında reyting rekabetinde geride kalan dizinin akıbetini merak eden izleyiciler, final yazısını ekranda görünce yaşananları şaşkınlıkla karşıladı. Kanalın bu ani kararının ardından, dizinin yerine salı akşamı yeni bir program veya dizi projesinin gelmesi konuşuluyor ve izleyici tepkileri sosyal medyada artıyor.
Dizinin yönetmeni Altan Dönmez başta olmak üzere başrolleri paylaşan Halit Özgür Sarı ve Özge Yağız gibi isimlerin de yer aldığı oyuncu kadrosu, kararın canlı yayında izleyicilerle birlikte öğrenilmesinden duydukları rahatsızlığı paylaştı. Yönetmen Dönmez sosyal medyada yayımladığı mesajda; “Sektör şaşırtmaya devam ediyor… Canla başla çalışan ekip bu kararı ekranda görmek zorunda kaldı. Herkesin emeğine sağlık” ifadeleriyle duygularını aktardı.

Bir gazeteci kaynağın aktardığına göre, ekip önceden dizinin çarşamba gününe kadar reyting sonuçları üzerinden değerlendirmeye alınacağına dair bir plan beklerken, kanal son anda bu planı değiştirerek doğrudan final kararı ilan etti. Bu durum televizyon üretim süreçleri ve yapım‑kanal ilişkileri açısından eleştiriliyor.
Bu gelişme, ATV’nin yeni sezon dizi stratejisinde revizyona gitmek zorunda kaldığını gösteriyor; dizi kanallarının reyting baskısı altındaki rekabeti ve yapımların sürdürülebilirliği tartışmaları da yeniden alevlenmiş durumda.
izleyicilerle birlikte set ekibinin de ekran başında öğrendiği bu final kararı, Türk televizyon tarihinde sıra dışı bir örnek olarak kayda geçti ve medya ile prodüksiyon dünyasında “kanıtlı iletişim ve bildirim süreçleri” tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.







