Türkiye’nin asgari ücret görüşmeleri kritik bir aşamaya girerken, milyonlarca çalışanın merakla beklediği yeni rakamla ilgili kulislerde dikkat çekici bir iddia gündeme geldi. Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun bu yıl işçi konfederasyonu TÜRK‑İŞ’in katılmadığı yeni yapısıyla ilk toplantısını gerçekleştirmesinin ardından ikinci toplantı 18 Aralık’ta yapılacak ve belirleyici oturumların bu tarihte sonuçlanması bekleniyor; lakin komisyonun son kararına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın doğrudan müdahil olabileceği ve bu müdahalenin ücretin yaklaşık 30 bin TL seviyesine yükselmesinde etkili olabileceği konuşuluyor.
Masadaki Rakamlar ve Ekonomist Değerlendirmeleri
Ekonomist Muhammed Bayram, bir televizyon programında yaptığı değerlendirmede asgari ücrette masada olan rakamları ve mevcut ekonomik şartları şöyle özetledi:
Şu an yürürlükteki asgari ücret 22 bin 104 TL seviyesinde bulunuyor.
TÜRK‑İŞ’in komisyonda olmamasının ücret belirleme sürecini etkilediğini belirten Bayram, politikleşmenin bu süreci zorlaştırdığını söyledi.
Bayram’a göre enflasyon farkı yıl sonunda %31‑32 civarında gerçekleşebilir ve TÜRK‑İŞ’in açıkladığı açlık sınırı 29 bin 282 TL’ye ulaşıyor; bu tablo yeni ücretin adil bir seviyede tutulmasının ne kadar önemli olduğunu gösteriyor.
“Erdoğan Son Dokunuşunu Yapabilir” İddiası
Bayram’ın değerlendirmesinde öne çıkan bir başka iddia, asgari ücrete ilişkin oran odaklı zamın tek başına alım gücünü korumadığını vurgulaması oldu. Bunun üzerine kulislere yansıyan tartışmalı bir görüşe göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devreye girerek ücretin yaklaşık 30 bin TL’ye tamamlanmasını sağlayabileceği öne sürüldü; bu rakamın yıllık enflasyon oranı, yaşam maliyeti ve açlık sınırının üzerine çıkılması hedefi ile uyumlu olacağı değerlendiriliyor.
Ekonomik analistler, asgari ücrette sadece enflasyon oranına göre belirlenen zamların çalışanların alım gücünü korumakta yetersiz kaldığını, bu nedenle sosyal ve ekonomik dengelerin korunması adına devlet desteğinin önemli olacağını belirtiyor; bu noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “son söz” niteliğinde bir müdahalede bulunmasının asgari ücretin nihai rakamını etkileyebileceği öne sürülüyor.
Komisyon Süreci ve Beklentiler
Asgari Ücret Tespit Komisyonu ikinci toplantısını 18 Aralık 2025’te yapacak.
Türkiye’de asgari ücret artışına ilişkin süreç her yıl olduğu gibi işçi, işveren ve devlet temsilcilerinin birlikte karar verdiği bir yapıda yürütülüyor; bu yılki toplantılarda işçi temsilcisinin yokluğu dikkat çekiyor.
Kamuoyunda, son toplantı öncesinde Erdoğan’ın açıklamalarının ve yönlendirmesinin ücret belirleme sürecini doğrudan etkileyebileceği tartışılıyor.
Ekonomik ve Sosyal Yansımalar
Asgari ücretin yükseltilmesi, hem hane halkı gelirini artırması hem de artan yaşam maliyetleriyle mücadele açısından önem taşıyor. Uzmanlar, yeni ücretin enflasyon ve açlık sınırı ile uyumlu seviyede olması gerektiğini vurgularken, komisyonun kararının ülke ekonomisindeki ücret‑enflasyon dengesini ciddi şekilde etkileyeceğini belirtiyor.
Sonuç olarak,
Asgari ücret görüşmeleri Türkiye ekonomisinin önemli gündem maddelerinden biri olarak devam ediyor; kulislerde konuşulan “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın müdahelesiyle ücretin yaklaşık 30 bin TL’ye ulaşabileceği” iddiası, önümüzdeki kritik hafta içinde tartışmaların daha da yoğunlaşacağını gösteriyor.
