Türkiye’de ekonomi ve gümrük denetimlerini sarsan büyük bir operasyon gerçekleştirildi. Değerli maden ticareti üzerinden devlet teşviklerini suistimal eden dev bir organizasyonun yıllardır yürüttüğü dolandırıcılık şebekesi çökertildi. Altın ve gümüş adı altında yapılan ithalatların çoğunun değerli maden değil, teneke ve düşük kaliteli metallerden oluştuğu belirlendi.
Yapılan detaylı araştırmalar neticesinde, ithalatçı görünümlü paravan şirketlerin çeşitli ülkelerden yüksek miktarlarda altın ya da değerli metal beyanında bulunduğu, fakat ülkeye gelen ürünlerin beyan edilen değerle hiçbir şekilde uyuşmadığı ortaya çıkarıldı. Gösterilen belgelerle gerçek ürün arasında büyük fark tespit edilmesi üzerine savcılık ve mali birimler harekete geçti.
Suç örgütünün amacı, yüksek değerli gösterilen ürünler üzerinden teşvik ve vergi avantajı sağlamak, sonrasında ise bu ürünleri tekrar sisteme farklı kalemlerle sokarak devleti milyarlarca lira zarara uğratmaktı. İlk belirlemelere göre hileli işlemler sonucu ortaya çıkan kamu zararının 100 milyar TL’yi bulduğu değerlendiriliyor.
Soruşturma kapsamında iş ağının yalnızca yurt içiyle sınırlı olmadığı, yabancı bağlantılı finans ağlarının da bu kara düzenin içinde yer aldığı belirlendi. Yasa dışı transferlerin, çeşitli finans kanalları, sahte raporlar ve sahte gümrük belgeleri üzerinden yürütüldüğü öğrenildi.
Eş zamanlı düzenlenen operasyonlarda:
✔ Çok sayıda şüpheli gözaltına alındı
✔ Ağın merkezine ait evrak ve dijital materyaller toplandı
✔ Yüksek miktarda taklit metale el konuldu
✔ Suçtan elde edildiği değerlendirilen lüks araç ve mal varlıklarına haciz işlemi başlatıldı
Yetkililer, operasyonun yalnızca ilk aşaması olduğunu, dev yapının tüm bağlantı noktalarının açığa çıkarılması için soruşturmanın kapsamının genişletildiğini aktardı. Bu çarpıcı dolandırıcılık vakasının, Türkiye’nin ekonomik güvenliğine yönelik en büyük tehditlerden biri olduğu vurgulandı.
Uzmanlar, bu olayın ardından değerli maden ithalatı ve gümrük denetimlerinde çok daha sıkı bir kontrol sistemine geçilmesinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekiyor. Piyasalarda oluşturulan sahte değer balonunun ise devlet tarafından atılan adımlarla birlikte söndürülmesinin beklendiği belirtiliyor.
Bu büyük vurgun girişiminin kamuoyunda yaratmış olduğu yankılar sürerken, şebekenin arkasındaki isimlerin kimler olduğu ve soruşturmanın yeni gözaltılarla genişleyip genişlemeyeceği merakla bekleniyor.







