Turkiye’de uzun suredir gundemde olan “Suriyeli multecilerin ucretsiz saglik hizmeti” uygulamasinda kapsamli bir degisiklik yapildi. Gecici koruma altindaki milyonlarca Suriyelinin saglik sistemine erisim sartlari yeniden duzenlendi ve artik tum hizmetlerin devlet tarafindan karsilanmayacagi aciklandi. Bu gelisme, hem sosyal politika hem de toplumsal etkileri nedeniyle genis yankı uyandirdi.
Yillardır, aile sagligi merkezleri, devlet hastaneleri ve acil servislerde ucret odemeden tedavi olabilen Suriyeliler icin tablo degisiyor. Yeni duzenlemeyle birlikte sadece hayati risk tasiyan acil durumlar, temel ilk muayeneler ve koruyucu saglik hizmetleri ucretsiz olarak devam edecek. Bunun disinda; ileri tetkikler, ameliyatlar, uzun sureli tedaviler ve receteli ilaclarda belirli oranda katki payi alinacak.
Uzmanlara gore bu karar, multecilerin zaten kirilgan olan ekonomik durumunu daha da zorlayabilir. Cunku gecim sikintisi yaşayan birçok aile, artık ilac ücretlerini ya da tedavi masraflarını karşılamakta zorluk çekecek. Bu durum, tedavi gecikmeleri, hastalikların ilerlemesi ve toplum genelinde yeni saglik risklerinin dogmasi anlamına geliyor.
Bir tarafta, “Turkiye’nin uzun yillar boyunca buyuk bir mali yukustendiği, artik sistemin daha sürdürülebilir hale gelmesi gerektigi” yorumlari yapilirken; diger tarafta insan haklari savunuculari, saglik hizmetlerinin temel bir hak oldugunu ve ekonomik gucu olmayan insanlar icin bu duzenlemenin ciddi bir engel yaratacagini dile getiriyor.
Degisiklik, hem sosyal medya hem de kamuoyunda tartisma baslatti:
“Bu insanlar hasta olunca ne yapacak?”,
“Acil servisler daha cok yuk altina girmez mi?”,
“Hem insanlik hem de ekonomi acisindan denge nasil saglanacak?”
Sorularin cevaplari ise onumuzdeki donemde daha net ortaya cikacak.
Bu karar, Turkiye’de multeci politikasinin yeni bir safhaya gectigini gösteren en keskin adımlardan biri olarak kayda geciyor. Sağlık hizmetlerinde başlayan bu düzenlemelerin, ilerleyen dönemlerde başka alanlara taşınıp taşınmayacağı ise merak konusu…
